14 Mayıs AK Parti'de erken seçim için perde arkasında! Önerilen tarihin 72 yıllık bir geçmişi var
18 Haziran 2023 seçimleri yaklaşırken gündeme erken genel seçim çağrıları geliyor. Seçimlerin Ekim ayına kadar sürmeyeceğini ve ekonomik durum nedeniyle KasımAralık aylarının uygun olmadığını söyleyen AKP'nin arka planında, Mayıs ayının 14 üne işaret ediliyor. AK Parti üyeleri seçim için Demokrat Parti'nin 1950'de iktidara geldiği 14 Mayıs'ı öneriyor.
Son olarak gazeteci Barış Yarkadaş'ın 4 Eylül Sivas mitinginde MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 'erken seçim' çağrısı yapacağı iddiası tartışmaları yeniden alevlendirdi. MHP tarafından şiddetle reddedilen baskın seçim iddialarına ilişkin olarak, perde arkasında AKP'nin “belirsiz olan tek şey 2023 seçiminin ne zaman yapılacağı” görüşü dile getiriliyor.
AK Parti'nin perde arkasında, erken seçim kararının ekim ayına kadar yetişmeyeceği, KasımAralık aylarının hem ekonomik göstergeler hem de hava koşulları için uygun bir zaman olmayacağına dikkat çekildi. Muhalefet partilerinin bile erken seçim konusunda artık seslerinin çıkmadığına dikkat çeken AKP parti yöneticileri, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son il başkanları toplantısında seçime 910 ay kaldığını vurgulayarak, "Artık seçim zamanı geldi. Belli ki seçim 2023'te olacak. Başkanımız sadece günü söylemedi.” diyerek erken seçim tartışmalarına noktayı koydu.
14 MAYIS TARİHİ ÖNE ÇIKIYOR
Seçim tarihi için üniversite sınavlarının Haziran ayında olduğu düşünüldüğünde Demokrat Parti'nin 1950'de iktidara geldiği 14 Mayıs tarihi öne çıkıyor. Seçim tarihi olarak Mayıs ayının son Pazar gününü veya Haziran ayının ilk Pazar gününü öneren partililer de var.
“EKİMDE ENFLASYON ARTIŞI SEÇİM İÇİN İYİ BİR ZAMAN DEĞİL”
AK Parti kaynaklarına göre, ileri veya hakim seçim senaryoları ne ekonomik tabloya ne de partinin seçim stratejisine uymadığı için gerçekçi değil. Böyle bir kararın tek başına ittifak ortağı MHP veya AK Parti tarafından alınamayacağına dikkat çeken parti çevreleri, yüksek enflasyon beklentileri karşısında Ekim ve Kasım aylarının uygun olmadığını da vurguluyor. Enflasyonun Ekim ve Kasım aylarında artacağı beklentisine değinilerek, enflasyonun Aralık ayından ve özellikle Ocak ayından itibaren baz etkisiyle düşeceği açıklandı.
Pandemi sürecinde üretim yapamama ve stokların tükenmesi nedeniyle fiyat artışlarının olduğu belirtilirken, üretime dönüş süreçleriyle birlikte fiyatların istikrar kazanmaya başlayacağı beklentisi ifade ediliyor. Fiyat sabitlemenin devlet lehine bir fırsata dönüştürülebileceği tartışılmaktadır.
Bir taraf ise şunları söyledi: "Artık emtia üretimi normale döndü ve fiyatlar artık istikrar kazandı. Yani demir 13 ile 14 arasında dalgalanıyor ama 16'yı görmüyor. Çimento ve enerji fiyatları belli bir noktada. Fiyatları sabitleyebilirsek, şimdi ekmek 4, akaryakıt 21 – 22'de sabitlersek durum normalleşir ve bunu seçim fırsatına çevirebiliriz” diyor.
"7 SİYASİ PARTİ BU DÜZENİ DURDURMAYA ÇALIŞIYOR"
Erdoğan'ın AKP tarafından yeniden cumhurbaşkanı seçilmesiyle ilgili sorunlar yaşanması öngörülemez. Ancak iş partilerin oylarına gelince tablo o kadar iyimser değil ve hatta meclis çoğunluğunun kaybedilmesi düşünülüyor. Erdoğan'ın seçimi mutlaka kazanacağı görüşü, her şeye rağmen seçmene “güven” verdiği ve altılı masanın iktidara “alternatif” olamayacağı tezleriyle savunulmaktadır. Toplum, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Ekonomide sorunlar var, anlıyoruz, çözeceğiz" mesajlarına yanıt buluyor ve "hayatta kalma" mesajlarının vatandaşlar tarafından da yanıtlanacağını düşünüyor.