30 YIL SONRA MEZARI AÇILDI !! GENCİ BU HALDE BULDULAR...
Aylar önce Hicaz’da yol çalışması esn-asında proje güzergahında bir köye rastlanmış, geriye sadece m-e-zarlı-ğın bulunduğu köy k-almıştı. Bu köy, çalışanların ihbarı üzerine yetkililerce incelenmiş, yapılan incelem-elerde m-e-z-arların tarihi eser niteliği taşıdığı ortaya çıkmış.
Devamını okumak için fotoğrafa t’klayınız..
şirk-et, çalışmaların durmasından şik-ayetçi olmuş ve birk-aç demokrat yakınını araya sok-arak çalışmanın devam etm-esini sağlamış. Şirk-et, yapılan plan-a göre m-ez-arlar-daki n-aa-şları çık-arıp başk-a bir yere g-ö-m-eceklermiş. En erk-en g-ö-m-ülen kişinin 30 yıllık bir m-e-zarda yattığı öğrenilmiş. Bu eski köyün sakinlerinin m-ezarları tek tek açılmaya başlamış. İşçiler k-abirleri açtıkça bir sürü parça parça olmuş bir isk-elet ve kötü kokulardan başk-a bir şey görm-emişler tüm k-abirler açılıp n-aaşlar taşındıktan sonra geriye tek bir m-e.zar k-almış. Oraya en son gömülen 30 senelik m-ezar. Diğerlerinde olduğu gibi bu m-ezarı da açmışlar.
Vurulan her bir k-azma kürek sesiyle sanki bir canlıya vuruyormuş gibi sesler geliyormuş. K-abri açtıklarında bir tabut bulmuşlar. Tabutun k-apağını açtıklarında bir anda işçiler tekbir getirip k-elim-e-i tevhid okumaya başlamışlar. Korku ve heyecandan ne yapacaklarını şaşıran işçilerden bazıları düşüp bayılmış. K-abirdeki kişinin bedeni hiç bozulmamış rengi sanki canlıymış gibi tazeymiş, yüzü ayın ondördü gibi parlak, kokusu miski amber gibiymiş. Tüm işçiler oraya toplanmış ve tekbirler içerisinde n-aaşı k-abirden çık-armışlar. Çık-arılan m-evtanın yüzünü açtıklarında “bu filancanın oğludur, bunu tanıyoruz” diyenler olmuş. Onlar da bu kişinin 30 yıl önce ö-ldüğüne şahitlik etmişler. Genç, sanki şimdi gömülmüş gibi tazeydi. Gece alıp babasın-a götürmüşler.
Babası oğlunun n-aaşını gördüğünde tekbir getirmiş ve gözyaşları içinde şöyle demiş: “Allah’ım Allah’ım sen ne yücesin Allahım senin lütfun ne güzeldir. 30 yıldan sonra oğlumu ban-a hiçbir şey değişm-emiş bir halde gösterdin.” Genci alıp başk-a bir k-abre götürmüşler ve oraya defnetmişler. Defin işlemlerinin ardından orada bulun-an işçiler gencin babasın-a şöyle demişler: “Allah aşkın-a söyle oğlun yaşark-en ne yaptı da ö-lü cesedi böylesine nuri pak k-aldı.
Açtığımız her k-abirden istisn-asız çürümüş k-emikler ve kötü kokular çıktı.” Yaşlı adam şöyle demiş: “Allah’a yemin olsun ki oğlumu bildim bileli n-amazlarında iftitah tekbirini hiç terk etm-ezdi. Cemaatle n-amazı da daima en ön safta kılardı. Cami ve m-escitleri yapımında gönüllü çalışırdı, her sabah k-alktığımda onu sabah n-amazın-a uyanmış görürdüm, beş vakit n-amazını da bir k-ez olsun aksattığını görm-edim. Zannediyorum ki bu yüzden Allah onun cesedini çürütm-edi. N-amaz insanın rabb’i ile olan irtibatıdır. Oğlum her şeyden çok severdi.” demiş. İslamın şartları arasında bulun-an n-amaz kılmak, ibadetlerin en üstü olarak k-abul edilm-ektedir. İbadetler içinde en faziletlisi n-amazdır. Cennetin an-ahtarı n-amazdır. Bu yüzden dinimiz n-amazı ömrümüzün sonun-a k-adar kılmayı emretmiştir. N-amazla Allah’a bağlılığını sevgili ve on-a k-arşı minnettarlığını göstermiş oluruz. Beğendiyseniz sevdiklerinizle paylaşmayı unutmayın. Sağlıklı günler.