Biden yönetimi, Çin’in bölümdeki etkisini kırmayı hedefleyen ekonomik insiyatife bir düzine HintPasifik vatanının katılacağını duyurdu.
Toplamda dünya ekonomisinin yüzde 40’ını meydana getiren HintPasifik Ekonomik Çerçevesi’nin (IPEF) duyurulması Biden’ın Asya gezisinin başarılarından biri olarak öne çıkarılıyor. Girişime Güney Kore, Yeni Zelanda, Avustralya, Hindistan ve Japonya’nın yanısıra 7 Güneydoğu Asya ülkesi katılacak.
Tokyo’da gazetecilere açıklamalarda tespit edilen ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo, “Özellikle işletmelerin gittikçe daha yoğun şekilde Çin’e seçenek aradığı bir ortamda ABD iş dünyasına büyük yarar getireceğine eminim” değerlendirmesinde bulundu.
Gümrük indirimi içermiyor
Bu uyuşmanın, Obama döneminde görüşmelere başlanan ve eski başkan Trump’ın sonlandırdığı TransPasifik Ortaklığı uyuşmasından sonra en mühim uyuşma bulunduğu değerlendiriliyor. Fakat eski uyuşmanın aksine yeni çerçeve rastgele bir gümrük vergisi indirimini içermiyor ve hangi bölümlerin bağlayıcı bulunduğunun belli olmaması nedeniyle ekonomik yararlarının ölçülmesinin zor bulunduğu belirtiliyor.
Anlaşmayla alakalı katılımcı ülkeler doğrultusunda oluşturulan ortak açıklamada, “Bu çerçeveyle ekonomilerimizde direnç, sürdürebilirlik, kapsayıcılık, ekonomik büyüme, adalet ve rekabetçilik gibi alanlarda gelişme kaydetmeyi hedefliyoruz.
Bu uyuşma kapsamında katılımcılardan ticaret, tedarik zinciri, temiz enerji ve adalet meydanlarından en az birisinde yüksek standartlar sahibi olan taahhütlerde bulunması isteniyor.
Anlaşma, ABD Kongresi’nde ABD ihraç ürünlerinin vatan dışında alınmasını basitleştirecek karşılıklı gümrük vergilerinde indirim içermemesi nedeniyle hem Demokratlar hem de Cumhuriyetçiler doğrultusunda eleştirilere maruz kalıyor.
ABD Ticaret Temsilcisi Katherine Tai ise uyuşmanın yeteri kadar iddialı olmadığı kritiklerine katılmadığını ve içereceği yeniliklerin zaman içerisinde taraflarca beğenileceğini belirtirken uyuşmanın Kongre'nin onayına tabi olup olmayacağı sorusuna, “Görüşmelerin nereye gideceğine bakmak lazım ancak ne olursa olsun kongreyi yakınımızda tutmalıyız ve burada ortaklarımızla gerçekleştirmeye çalıştığımız oluşumun şekillendirilmesinin bir parçası olmalı” ifadelerini kullandı.
Çin'in dışlanması bölge ülkeleri amacıyla kaygı kaynağı
Anlaşmanın en ilgi çeken yanlarından biri Çin’in çağrılmamış olması. ABD Ulusal Emniyet Danışmanı Jake Sullivan, rastgele bir ülkenin katılmak istediğini beyan edip kabul edilmesinin olası olmadığını belirtirken diğer bir üst seviye ABD yetkilisi de Çin’in çağrı edilmemesinin mühim bir nedeninin belirti edilen kıstaslara uymayacağına inanılması bulunduğunu kaydetti.
Fakat bu hal birtakım zorlukları da yanısıra getiriyor. Bölgede çoğu ülke en büyük ticari ortaklarının Çin’in olması nedeniyle dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin dahil edilmediği bir uyuşmaya imza atmak istemiyor. ABD’nin uyuşmayı hala Çin’in katılımına açık tutmasının sebebinin de birtakım Asya ülkeleri doğrultusunda bilhassa talep edildiği belirtiliyor.
Çin ise kendilerinin yükselişini engellemek hedefiyle ABD’nin bölümde askeri ve ekonomik ittifaklar kurmakla suçlarken Dışişleri Bakanı Wang Yi Pazar günü ABD’nin HintPasifik stratejisinin başarısız olmaya mahkum bulunduğunu söyledi.