Dil kanseri nedir?

Kanser ise vücuttaki belirli yapıları kaplayan ve hücrelerden epitel adı verilen katmanlar halinde yayılan kötü huylu bir tümör olarak tanımlanır. Vücuttaki birçok dokuda olduğu gibi bazen dilde de tümörler görülebilir. 

Ağız ve dil kanserleri dudaklarda, dilde veya diş etlerinde meydana gelir ve genellikle 45 yaş üstü erkekleri tehdit eder. Kişilerin kanser türleri ve belirtileri hakkında bilgilendirilmesi, kişinin doktora gitmesi ve teşhis konması kadar, belirtilerin kendisinin de fark edilmesi hayati önem taşıyabileceğinden çok önemlidir. Kanserlerde erken teşhis çok önemli bir rol oynamaktadır.

Dil kanseri, genellikle dil yüzeyindeki epitel hücrelerinde veya başka bir vücut dokusunda meydana gelen bir tür ağız kanseridir. Dili oluşturan farklı işlevlere sahip dokuların ve bu dokuları oluşturan hücrelerin kontrolsüz büyümesi ve çoğalması sonucu çevredeki doku ve hücrelere zarar verme şeklinde ilerler. 

Dilde oluşan bu tümör erken dönemde fark edilmez ve tedaviye başlanmaz ise servikal lenf nodlarına veya vücuttaki diğer organlara yayılma (metastaz) riski vardır ve bu durumda hastalık daha da ilerler. 

Bu riskten korunmak için kanser türleri hakkında uzman kişilerden yeterli bilgi almalı ve düzenli olarak kendimizi muayene ettirmeliyiz. Bu da erken teşhis şansımızı artırıyor.

Ağız kanserinin erken evrelerinde semptomlar bazen yoktur veya çok hafiftir, bu da teşhis koymayı çok zorlaştırır. Bu nedenle ağız ve dil kanseri tehlikeli kanser türleri arasındadır ve en sık görülen 8. kanser türüdür. Sigara veya alkol kullanan kişilerde bu kansere yakalanma riski çok daha yüksektir. Bu nedenle semptomlara daha fazla dikkat edilmesi önerilir.

Tüm ağız kanserleri arasında dil kanseri insidansı %3'tür. Ağız kanserleri arasında en sık görülen dudak kanseridir ancak dil kanseri ikinci sırada gelmektedir. 

40 yaşın altındaki kişilerde görülme şansı çok düşüktür ancak 6070 yaşından sonra görülme sıklığı giderek artmaktadır. Ayrıca erkeklerde kadınlardan daha sık görülür. Bunun nedeni, sigara ve alkol tüketiminin erkekler arasında kadınlara göre daha yaygın olmasıdır.