Arap atlarının şampiyonluğa uzanan hikayesi

Al Shaqab'ın beş yıldızlı ahırları ve eğitim merkezi, at eğitimi ve binicilik sevgisine önayak oluyor. Abdulrahman Eisa Al Bukhari, bu sporla uğraşan bir aileden geliyor ve spora dokuz yaşında başladı. Şimdi on altı yaşında, kendi yaş kategorisinde en çok rağbet gören ödüllerden bazılarını kazandı.

Antrenörlerinden biri olan Benaissa Kennous, hayalinin öğrencilerinden birinin Olimpiyat Oyunlarına katılım sağladığını görmek olduğunu söylüyor. Başka bir koç Maysam AlShhab, bir binicinin başarısının anahtarının atıyla kuvvetli bağ kurmak olduğuna inanıyor. Birçok binici, elit binicilik merkezinin kuvvetli atlarına çok iyi davranmasından ötürü bilhassa güvende hissettiklerini dile getiriyor. 

Binicilik eksper görüşleri

Al Shaqab, varlıklı bir at eksperliğini içeriğinde barındırıyor. Organizasyonun üreme ve gösteri bölümünün yöneticisi olan Khalid Al Jehani, 1992 senesinde kurulduğunda asıl amacın Arap atlarını anavatanlarına geri getirmek olduğunu söylüyor. Takım, yediden çok dünya şampiyonu yetiştirdi.

Şampiyon atlar ve binicileri

Organizasyon ek olarak CHI Al Shaqab gibi binicilik takvimindeki en büyük küresel yarışmalardan bazılarına ev sahipliği yapıyor. Biniciler, atlama, dresaj ve paradresaj gibi Olimpik alanlarda yarışıyor. Bu, Orta Doğu ve Asya bölgesinde türünün tek şampiyona yarışı.

Yarışmaya gösteri atlama şampiyonu Mohammed Haidan ve Katarlı terbiye binicisi Wejdan Al Malki gibi mahalli biniciler damgasını vuruyor: “Bir gün dünyanın en iyi binicileriyle bir arenada olacağımı hiç düşünmemiştim. Eğer ben yapabilirsem, her bireyin yapabileceğinden daha çok”

İrlandalı Shane Breen, bu seneki Longines Küresel Şampiyonlar Turu'ndaki zorlu parkurdan büyülendiğini söylüyor ve "kalabalık performanslarımızı takdir ediyor. Dünyanın en mükemmel mekanlarından biri olan en üst sahnedeyiz ve burada olmak bir zevk.” diyor. 

Takvimde diğer büyük yarışmalar da var. Katara Uluslararası Arap Atı Festivali'nde en kıymetli Arap atları, formları, zarafetleri ve bakıcılarıyla olan ilişkileri yönünden değerlendiriliyor. 

Binlerce sene boyunca, Arap atları göçebe bedevilerle beraber yaşadı. Zorlu çöl koşullarında hayatta kalarak, büyük akciğer kapasitesine ve olağanüstü dayanıklılığa sahip olacak şekilde geliştiler. 

Katara'nın Etkinlikler ve Kültürel İşler Direktörü Dr. Khalid Abdulrahman AlSayed'in yinelediği gibi, burası kültürün kuvvetli bir parçası. Ülkenin yalnızca atlarını onurlandırmakla kalmadığı, aynı vakitte geleceğin binicilik şampiyonlarına da ilham verdiği açık.