Cumhuriyet bir Kuvayi Milliye kurumudur; İşgal edilemez, boyunduruk altına alınamaz, satılamaz, satın alınamaz.”

Cumhuriyet gazetesi yönetimi, geçtiğimiz günlerde gazete hakkında ortaya atılan iddialara ilişkin bir açıklama yayınladı. Gazetede "Cumhuriyet Kuvayi Milliye kurumudur, işgal edilemez" başlığıyla başyazı olarak yer alan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Okuyucularımızın çok iyi bildiği gibi Cumhuriyet gazetesi, bir yayın olmanın ötesinde, Atatürk'ün deyimiyle 'Cumhuriyetimizi ilelebet yaşatma' görevini yerine getirmekle yükümlü gören bir kurumdur.

Cumhuriyet gazetesi, Nadir Nadi'nin eşi Berin Nadi ve kurucusu Yunus Nadi'nin ailesinden sonra değerli büyüğümüz İlhan Selçuk tarafından kurulan Cumhuriyet Vakfı'nın Yönetim Kurulu tarafından yönetilmektedir.

Vakfın yönetimi, gazetede uzun yıllar çalışmış, Atatürk ilkelerine bağlı yayıncılık yapmayı özveriyle kabul etmiş üyeler ve Cumhuriyet felsefesinin bilincinde olan kişilerden oluşur. Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu'nun yegâne amacı, Cumhuriyet gazetesini, kuruluş belgesinde açıkça yazılı olduğu üzere, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel felsefesini ve Aydınlanma devrimlerinin ilkelerini koruyan ve ileriye götüren bir kurum olarak geliştirmek ve yaşatmaktır. senet

Özetle, Cumhuriyet yöneticileri gazeteyi basit bir "marka" olarak değil, tarihsel işlevi ve görevi olan bir kurum olarak görmektedirler.

Gazetemizin tarihinde zaman zaman önemli iç dalgalanmalar yaşanmıştır. Bunların en önemli sebepleri ise gazetenin çizgisini değiştirmekti.

Hafta boyunca "zorunlu açıklamalarla" okuyucularımıza aktarmaya çalıştığımız gazetemizde geçtiğimiz günlerde bir "ele geçirme" girişimi daha yaşandı. Bu girişim, gazetemiz; Atatürk'ün yayın politikasıyla Cumhuriyetin temel ilkelerini ve insan haklarını pekiştirdiği, ailesine yeni yazarlar kattığı, Ankara'da Cumhuriyet Vakfı'na ait büyük bir bina satın aldığı bir süreçte gerçekleştirilmek istenmesi dikkat çekicidir.

İlhan Selçuk'un ölümünün ardından 20102018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinin ikinci cumhuriyetçiler tarafından ele geçirilmesine bu girişime yönelenlerin en ufak bir itirazda bulunmaması da dikkat çekicidir. Ayrıca bir yandan iç hareketlerle, diğer yandan sosyal medyaya sızan, kamuoyunu yanıltıcı ve önyargılı hale getirmeye yönelik haberlerle ısrarla vakıf yönetimini ve gazeteyi sıkıntıya sokmaya çalışmak maksatlıdır.

Gazetemizi çıkaran şirketimizin yasal sözleşmelerle sonuçlanmayan ve sonuçlanmayan bazı ticari görüşmeleri ve bağlantıları çarpıtılmış gerekçelerle süslenip süslenerek gazetemiz yönetici ve çalışanları suçlanmış ve karalanmak istenmiştir.

Bu hain girişim başta Cumhuriyet Vakfı yönetimi olmak üzere çalışanların kararlı duruşu, bilinçli okuyucuların desteği ve yargı kararları ile başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Cumhuriyet gazetesi, bugünlerde yaşanan ağır ekonomik ve siyasi baskılara rağmen, hiçbir dış etkiye ve güce dayanmadan, tarihi görevini yerine getirerek, gerçek bir Cumhuriyet kurumu olarak bağımsız, tutarlı bir şekilde yaşamaya ve yaşatılmaya devam edecektir. Bağımsız, objektif, ilkeli, dürüst, antiemperyalist habercilik ilkesinden sapmadık ve ayrılmayacağız. Tehdit, şantaj, baskı gibi hukuksuz yollarla Cumhuriyet gazetesine el koyma hareketi başarılı olamayacaktır.

Gazetenin gerçek sahibi olan okuyucularımız, gazetelerine zarar verecek bu tür girişimlerin farkındadır. Sadık ve bilinçli okurlarımız, Cumhuriyetin ve Atatürk'ün gerçek bir kurumu olan gazetelerine sahip çıkmaya devam edeceklerdir. Bu konuda güvenimiz tamdır.

Cumhuriyet bir Kuvayi Milliye kurumudur; İşgal edilemez, boyunduruk altına alınamaz, satılamaz, satın alınamaz.”